Kira sözleşmesi, ciddi sonuçlar doğurabilmekte ve bu sonuçlar neticesinde, kiracı ile kiraya veren arasındaki uyuşmazlık mahkemeye taşınmaktadır. Bu sebeple, kira sözleşmesi imzalarken veya hazırlarken o kira sözleşmesinin güncel mevzuata aykırılık teşkil edip etmediğine ve gerçekleri yansıtıp yansıtmadığına bakmak gerekmektedir. Aksi halde, dikkat edilmeden hazırlanan veya imzalanan kira sözleşmesinin önemli sonuçları olabilmektedir.
Kira sözleşmesi hazırlanırken “önleyici hukuk” ilkesine dayanarak çalışmalar sürdürmekte fayda olacaktır. Güncel mevzuata ve içtihatlara istinaden hazırlanan kira sözleşmesi, kiracı ile kiraya verenin ileride yaşayabileceği muhtemel birçok uyuşmazlığın önüne geçmektedir. Şimdi gelelim, kira sözleşmesinin nasıl doldurulması gerektiğine ve dikkat edilecek olan hususlara.
- Kira sözleşmesine geçilmeden önce, kiraya veren kişi, kiralananın maliki mi tespit edilmelidir. Bu hususu, tapu kayıtlarından bakmak suretiyle tespit edebilmeniz mümkündür.
- Kira sözleşmesinde, kiralananın özelliklerini ayrıntılı, net ve anlaşılır bir şekilde yazmanız gerekmektedir. Bu özellikler, eklentileri, sınırları vb. olduğu gibi kiralananın içerisinde bulunan demirbaşları ya da eşyaları da kapsamaktadır.
- Kira sözleşmesine kiracı ile kiraya verenin ad/soyadları, güncel adresleri, T.C. Kimlik numaraları gibi genel bilgileri yazılmalıdır. Unutulmamalıdır ki, yazılan adresler tarafların tebligat adresleri olacak olup adresini değiştiren taraf, diğer tarafa (taraflar arasında bu yönde bir madde kararlaştırmışlar ise) yazılı surette bu değişikliği bildirmezse kira sözleşmesine yazılmış olan adres esas alınacak ve muhatabına tebligat yapılmış gibi sonuç doğuracaktır. Dolayısıyla, taraf adreslerinin doğru yazılması önem arz etmektedir.
- Kira bedelinin taraflarca kararlaştırılmış ve bu hususun madde olarak kira sözleşmesinde düzenlenmesi lazımdır. Kira bedelinin ödeneceği tarih veya tarih aralığı, zorunlu olmamakla birlikte saat sınırı, artışın ne şekilde gerçekleşeceği, kira bedelinin ödenmemesi durumunda herhangi bir gecikme faizinin olup olmayacağı ve olacak ise ne kadar olacağı 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun ilgili maddeleri de gözetilerek belirlenmeli ve kira sözleşmesinde açıkça yazılmalıdır.
- Kiralananın, kiracıya teslim edildiği andaki durumu belirtilmelidir. Örnek vermek gerekirse, kiralananın duvarlarının boyalı/boyasız olduğu hususu yazılabilir. Demirbaşların da tek tek yazılması ileride bir sıkıntı ile karşılaşmamak adına önemli olmaktadır. Demirbaşların ayrıntılı olarak yazılmaması, doğabilecek uyuşmazlıklarda ilgili kanun maddelerinin kiracı lehine yorumlanmasının önüne geçecektir.
- Kira sözleşmesinin tarihi ile kira başlangıç tarihi karıştırılmamalıdır. Sözleşmede tarihi ile kira başlangıç tarihi aynı olacağı gibi farklı da olabilmektedir. Kira döneminin yenileneceği tarih, sona ereceği tarih, bazı durumlarda öngörülen ihbar zamanları gibi şartlar taraflarca kararlaştırılabilmektedir.
- Kiraya verenin kira sözleşmesinde, kiracının ödemekle yükümlü olduğu kira bedeli dışında bina aidatı, elektrik, su, doğalgaz, çevre temizlik vergisi gibi kullanımdan kaynaklanan sair giderleri de yazmalıdır. Kiracının, kiralananı teslim aldığı tarihten itibaren kısa bir süre içerisinde elektrik, su, doğalgaz ve telefon aboneliklerini devralması gerekmektedir. Bu hususun kira sözleşmesinde kararlaştırılmasında, kiraya verenin haklarına zarar gelmemesi adına fayda olmaktadır.
- Kiraya veren, kiralananın alt kiraya verilmesini istemiyorsa bu durumu bir madde olarak kira sözleşmesinde hüküm altına almalıdır. Aksi halde kiracı, kiralananı alt kiraya verebilmektedir.
- Kira sözleşmesinde hüküm altına alınması gereken önemli bir başka madde ise, feshin ne şekilde gerçekleşeceğidir. Fesih ihbarının yapılma şekli ve süresi taraflarca kararlaştırılabilmektedir. Ancak burada da dikkat edilmesi gereken husus, hüküm altına alınan maddelerin 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu maddelerine ters düşmeyecek olmasıdır.
- Zorunlu olmamak ile birlikte taraflar, yetkili mahkemeyi, mücbir sebep hallerini vb. hükümleri kararlaştırabilmektedirler.
- Kira sözleşmelerine kefil eklenebilmektedir. Eğer kira sözleşmesi yapıyorsanız ve kefil ekliyorsanız; kefilin ad/soyadı, güncel adresi, telefon numarası, T.C. Kimlik numarası, sorumlu olduğu bedeli, hangi hallerde kefile başvurulacağını gibi hususları ayrıntılı olarak kararlaştırılmalı ve imzalatmalısınız.
- Yine 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu ilgili maddelerinden yola çıkarak kiracı ile kiraya verenin haklarını ve sorumluluklarını belirtmenizde fayda bulunmaktadır.
- Kira sözleşmesi, taraf sayısına göre kopyalanmalıdır. Örnek vermek gerekirse, bir kiraya verenin ve bir kiracının bulunduğu durumda taraf sayısı gözetilerek iki nüsha düzenlenmesinde fayda bulunmaktadır.
- Kira sözleşmesinin sonuna ek olarak, kiraya veren ile kiracının kimlik fotokopilerinin koyulması yararlı olmaktadır.
Belirtmek gerekir ki, kira sözleşmesinde kararlaştırılmış fakat ilgili kanuna aykırılık teşkil eden maddeler, hiç kararlaştırılmamış sayılmakta ve kiracı lehine yorumlanmaktadır. Bu sebeple, kira sözleşmesi hazırlarken veya imzalarken bir avukattan hukuki destek almak çok önemlidir. Kira sözleşmesi hazırlamak ve hazırlanan kira sözleşmesinin imzalanması akabinde takibini yapmak, tahliye süreçlerini iyi yönetmek ve sözleşmeye aykırılık durumunda derhal müdahale edebilmek için hukuki yardım alma gerekliliği su götürmez bir gerçektir.
Av. Merve Sena BOĞA